Ali Sami Yen'de ''Sulu Maç''tan bu yana, bu kadar yankı uyandıran bir rezillik olmadı. Türkiye'nin en başarılı futbol takımını destekleyen, camia içerisinde isim yapmış en önemli taraftar organizasyonunun kendisine mesken tuttuğu tribünde, Kapalı Üst'te yaşanan bu olay, özeleştiri yapılması gereken bir durum.
Beşiktaş taraftarı olduğu rivayet edilen bir kişinin taraftarlar tarafından tribünden aşağı atıldığı yazılıyor, yorumlanıyor bir çok blogda, haber yayın organlarının internet sitelerinde... İzleyenler ve izlemeyenler için şu ana kadar yayınlanan en uzun video'ya göz atmalarını tavsiye ediyorum. Milliyet.com.tr veya diğer sitelerde daha ziyade adamın atladığı anlar var.
Şimdi bu görüntüleri mantıklı olarak analiz edelim. Beyaz montlu bir kişinin, Kapalı Üst diye tabir edilen tribünde korkulukları aşmış bir şekilde, tribün çatısının en uç kısmında oturur bir vaziyette görüntüler başlıyor. Bu şahıs aşağıdakilerle konuşuyor. Kiminle konuştuğu belli değil, belki özel güvenliklerle belki alt tribünde taraftarlarla... Dikkatli izlenirse, sonra video'da bir kesinti var! Kesinti sonrası bu şahıs en uçta oturmuyor ve ayakta, korkuluklara / trabzanlara yakın. Bu sırada özel güvenlik görevlileri, korkulukları geçmiş olan 2-3 kişiye müdahale ediyor. Fakat sandalyenin atıldığı taraftan ekrana göre sağ taraftan bir kişi güvenlikçilerin arkasından geliyor ve bu beyaz montlu kişiye saldırıyor. Kamil Sözen isimli olduğu belirtilen bu şahıs, kendisine saldırandan kaçmaya çalışıyor ve tribün çatısının uç kısmına sürünerek ilerliyor. Eğer dikkat edilirse, dövmeye çalışan kişi de beyaz montluyu elinden kaçırmamaya çabalıyor, montundan çekiyor bir kaç kez. Ya dövmek için ya da aşağıya düşmesini engellemek için... Burasını bilmemiz mümkün değil elbet. Ama kişisel yorumum daha fazla dövebilmek için. Daha sonra güvenlik görevlisi yetişiyor. Beyaz montlu kişinin alacağı darbelerden dolayı aşağı düşmesini önlemek amacıyla saldırganı kontrol altına almak istiyor. Dayak yiyen kişi ise kendini aşağıya bırakıyor / atlıyor.
Burada şurası kesin ki, medyamız ya da çeşitli bloglarda yaygın şekilde haber yapıldığı üzere Galatasaray taraftarları Beşiktaş taraftarını tribünden aşağı ATMAMIŞTIR! Görüntüler gayet açık ve net. Bir grup taraftar ya da bir kaç kişi, beyaz montlu bir kişiyi dövmek ya da linç etmek istemiştir, bu kişi de canını kurtarmak için kendisini aşağı atmıştır. Belki de söylenmesi gereken en doğru yorum bu. Ama dediğim gibi görüntüleri iyi analiz etmemiz gerek.
Şimdi bir sorum var: Bir insan neden bir tribünün korkuluklarını aşar, çatı kısmına gider, en uçta otururur, aşağıdakilerle konuşur ve sonra bir kişi tarafından dayak yer? Önce bu soruyu yanıtlayalım. Bu şahıs dayak yemekten kaçmış, gitmiş tribünün çatısına oturmuş, aşağıdakilerle sohbet ediyor... Sizce bu mantıklı mı? Eğer dayak yemekten kaçıyorsanız, bulursunuz bir güvenlikçi ona sığınırsınız, o tribünü hemen terketmeye çalışırsınız. Mantıklı olan biri bunu yapar. Diyelim ki bu kişi alkollü idi. O zaman bu kişi nasıl oluyor da devre arası da dahil olmak üzere en az 105 dakika ayılamadı? Aşırı alkollü idiyse, en iyi ihtimalle bu adam içti içti ve maçın bitimine 15 dakika maça girdi... Bu da olukça anlamsız duruyor. Bilemiyorum belki de akıl sağlığında bir sorun vardır bu kişinin. Bir grup taraftar ya da birkaç kişi tarafından linç edilmek istenmiştir dedik ancak görüntülerde linç edilme durumu da yok. 2-3 kişi korkulukları aşmış ve güvenlikçiler tarafından engellenmiş. Bir başka şahıs ise özel güvenlik görevlilerinin dikkatini çekmeden korkulukları geçerek beyaz montlu Kamil Sözen'e saldırıyor.
Bu kişinin aşağı atlama sebebi her ne olursa olsun ortada bir sorun var. Her profesyonel kulüp kendi stadyumunun güvenliğinden, kendi taraftarının organizasyonundan sorumlu olmalıdır. Kısaca taraftarına mukayet olmak zorundadır. Bir kişi korkulukları aşıp çatının en uç kısmına ulaşıyorsa, özel güvenlik görevlileri görevlerini tam yapmıyor demektir. Hoş gerçi, herkesin başına bir adam dikemezsiniz binlerce kişinin bulunduğu stadyumlarda... Görüntülere bakınca da Galatasaray kulübünü suçlamak aslında yanlış olmakta. Sonuçta orada güvenlik görevlisi mevcut ve gerçekten işini yapmaya çalışıyor. Ancak işini tam olarak yaptığını da söylemek pek mümkün değil meydana gelen bu durum itibariyle. Belki güvenlik görevlilerinin ya da tedbirlerinin bu olay sonrasında yetersiz olduğu tespit edilebilir. Ama dediğim gibi herkesin başına bir adam dikemezsiniz.
Herhangi bir stadyumda bir takımın taraftarı olmak demek, insanlıktan çıkmak anlamına da gelmemeli sonuçta. Ama olayın bir de kitle psikolojisi, insan psikolojisi denen boyutu var. Kimse kimseye de durduk yerde saldırmaz. Yanlış anlaşılmasın meydana gelen bu olayı sempatik hale getirmeye çalışmıyorum ama bu na-hoş olay, saha kapatma gibi ciddi sonuçlar doğurmamalı.
Bazıları yazmışlar çeşitli forumlarda, bloglarda. ''Beşiktaş'ın 3 maç sahası kapatıldı bıçakla adam yaralama olmuştu, bu olay ile o olayın farkı nedir? Aynıdır ve aynı ceza verilmeli'', ''05 maç ceza olmalı'' Özellikle yaklaşan Fenerbahçe maçı nedeniyle Fenerli taraftarlar ve Medya'nın Über!, Güya! ''Spor'' Yazarları da Galatasaray'a bel altından vurmaya başladılar. Özellikle Hürriyet.com.tr'nin nasıl da Galatasaray'a yüklendiğine şahit olun lütfen.
Şunu açıklığa kavuşturmak lazım. Eğer her kavga çıkan her maç sonrası bir takıma saha kapatma / seyircisiz oynama gibi cezalar verilecekse, 50 Fenerli toplanır, Galatasaray maçına girerler statta olay çıkarırlar ya da Galatasaraylı 50-60 kişi giderler Bursa'ya, tribününde olay çıkarırlar, Bursa'nın Galatasaray'ın statları kapanır sonrasında da herkes birbirinin stadını kapattırır olur biter... Böyle bir lig oynanamaz, büyük sorunlar ortaya çıkar. Türkiye'nin her yerinde insanlar stadyumlarda tartışmalar, kavgalar yaşıyorlar. Genellikle büyümeden çevredeki akil insanlar tarafından engelleniyor büyümeden. Sonuçta bir takım taraftarı rakip takımın tribününe saldırmadı büyük çapta olaylar çıkmadı. Olay tabi ki ciddi bir olaydır. Bir kişi kavgadan / dayak yemekten / linç edilmekten (adını siz koyun) kaçmak için kendisini tribünden aşağı atmış.
Yaşanan bu olay sonrasında sonuçta kitapta ne yazıyorsa bunlar uygulansın. Hastanedeki bu şahsın hayati tehlikesi olduğu söyleniyor. Bu kişi iyileşirse eğer (umarız sağlığına kavuşur) çıksın olayları anlatsın, ne olduğunu, niye çatının en uç kısmına gidip oturduğunu, aşağıdakilerle ne konuştuğunu anlatsın, neden daha sonra dayak yediğini bir kaç kişinin neden kendisine saldırdığını, bazı taraftarların neden koltukları kendisine fırlattığını kendi açısından kamuoyu ile paylaşsın.
O tribündeki Galatasaray taraftarı en az 105 dakika, üzerindeki Beşiktaş Armalı montuyla kendisine saldırmadı da neden maç bitiminde bu olaylar meydana geldi bunlara cevap versin. Galatasaray'da bundan sonra cezasını çeksin. Bazıları adaletten bahsediyor. Ama adaletten bahsederken renk körü olmamak lazım. İnönü'deki bıçaklama olayına verilen cezanın yanında hatırlanması gereken başka olaylar da mevcut. Şunu da unutmamak gerekir. Kadıköy'de hakemin maç öncesinde kafası yarıldı ve maç ertelenmedi! Diyarbakır - Bursa maçında ise hakemin kafasına taş geldi, maç tatil edildi. Yine Kadıköy'deki maç sırasında sahaya atılan maddelerden biri Keita'nın gözüne geldi. Bu cisim sebebiyle futbolcu geçici ya da kalıcı bir görme sorunu ile karşı karşıya kalabilirdi. Maç sırasında şükür ki böyle bir şey olmadı. Ancak bu gerçekleşseydi, İBB - Diyarbakır maçında olduğu üzere, seyircinin sahaya girmesi gibi fener taraftarları da maça doğrudan müdahale etmiş olacaktı? Ve sahaya atılan maddeler sonucu Fenerbahçe ne ceza aldı?
Sizce sahaya yabancı madde atmak kasten adam yaralamaya teşebbüs değil midir? Bir tribünde çıkan kavga sonucu bir kişiyi öldüresiye dövmek(ki kamera görüntüleri linç girişimi gibi bir durum olmadığını gösteriyor) ve sonunda adamın kendisini aşağıya atmasına (ki dayak yememek adına o çatıda bulunduğum yerden kaçardım aşağı atlamak yerine, zaten güvenlik görevlileri yakında idi) sebebiyet vermek de adam yaralamaya teşebbüs anlamına gelmez mi? Eğer tüm bunlar bir taraftarın bıçakla stada girmesi ve adam öldürmesi ile aynı ise verilen cezalar da aynı olmalı.
Ancak şunu da unutmamak lazım, ya bu şahıs sırtına Beşiktaş Montu geçirmiş bir Fenerli ya da Bursalı ise? Yok artık bu kadarı da komplo teorisi demeyin ihtimaller her zaman vardır ne de olsa.
Neyse, Federasyon gerçekten önemli sınavlardan geçiyor, umarım doğru kararlar verir. Şaibesiz ve futbol dışı faktörlerin, futbolu etkilemeden biten bir lig olması dileğiyle...
3 yorum:
Yok ya yok. Adamlar görüntülerin üstüne bile "tribünden atılan adam" diye konuşuyorlar. Delirtiyorlar insanı. Bu görüntüden atıldı gibi bir yorum nasıl çıkar. Allahım sabır ver ya.
Adam maça son 10 dk kala girmiş bu kesin bilgidir. Zaten kombinesi olmadan oraya girmesi de imkansız.
O zaman bir amaçla girmiş bu herif diyecem ama kombinesi varsa Galatasaraylı mıdır bu adam? Galatasaraylı ise nasıl bir sorunlu adamdır ki, Beşiktaş diye bağırıyor sabri üçlü çektirirken. Ya da neden Beşiktaş montuyla geziyor ortalıkta?
oy allahım onlarca daha soru çıkacak yakında, bakalım olayın sonu ne olacak...
Yorum Gönder